ARALIK ayı sonlarından bu yana Çin’den başlayıp tüm dünyaya yayılan Koronavirüs salgını insanlığı tehdit etmeye devam ediyor.
Şu anda ülkemizde virüsün bulaşmadığı ilimiz kalmadı. Birçok şehrimizde karantina altına alınan ilçeler, köyler, mahalleler hatta apartman ve evler oldu; amaç virüsün görüldüğü insanların yaşadığı mekanların dışarı ile irtibatını keserek salgının daha fazla insanımıza bulaşmasını önlemek.
Bu tedbirlere ek olarak oluşturulan bilim kurullarının tavsiyeleri doğrultusunda 30 Büyükşehir ve Zonguldak iline giriş çıkışlar yasaklandı. Bunun devamında alınan kararla (İç İşleri Bakanlığının) 30 Büyükşehir ve Zonguldak ilinde 11 - 12 Nisan günleri 48 saat sokağa çıkma yasağı ilan edildi; amaç Sokaklardaki insan hareketliliğini önlemek, daha fazla insanın virüs kapmasına engel olmaktı.
Korona virüsün yayılmasını önleme tedbirlerinin başlamasından bu yana 65 yaş ve üzeri ihtiyaçlarını karşılayamayan vatandaşlara yardımcı olmak, işinden çıkarıldığı için muhtaç duruma düşen insanlara devletin ve sivil toplum kuruluşlarının yardımlarını ulaştırmak ve meydana gelen mağduriyetleri önlemek adına valilikler ve kaymakamlıklar bünyesinde vefa destek komisyonları oluşturulmuş ve başta İmamlar ve öğretmenler olmak üzere birçok kişi bu kurula müracaat ederek gönüllü eleman olmuşlardı.
İstisnai durumlar (Az sayıda görevden kaçanlar) bir yana bırakılırsa bu kurullarda üye olan İmam ve öğretmenlerimiz vakit, insana yardım anlayışı ile işe dört elle sarıldılar.
Akşam sabah demeden nerede bir mağduriyet müracaatı var ise oraya koşmaya, dışarı çıkamama ya da işten ayrılma dolayısıyla mağdur olanların yemek, ilaç, ekmek başta olmak üzere birçok ihtiyaçlarını karşılayarak hayırlı bir hizmete imza atarak bol bol hayır dua alıyorlar. Bu konuda özveri ile görev yapan tüm imam ve öğretmenlerimizi tebrik ediyor, hayırlınız bol olsun diyorum.
Bu işler yürürken verilen görevi yapmayan vefa destek grubu üyelerinin ayrıca süreci istismar ederek ihtiyaç sahibi olmadığı halde yardım talep ederek görevlileri gereksiz yere meşgul eden vatandaşların, müftülük ve kaymakamlıklar tarafından denetlenerek yanlış algı ve kanaatlerin önlenmesi de erdemli vatandaşların talebi olarak ortada duruyor.
İÇ İŞLERİ BAKANLIĞININ
ÖNGÖRÜ HATALARI
Korona virüs salgınının önlenmesi ile ilgili tedbirler çerçevesinde bilim kurulunun tavsiyeleri yeri ve zamanı geldiğinde uygulamaya konurken ülkemizin ve insanımızın ihtiyaçlarının göz ardı edilmediği bilinen bir gerçektir.
Ne yazık ki bu süreç yaşanırken İçişleri Bakanlığının 2 kararı kamuoyunda öngörü eksikliği ve uzun zamandır alınan tedbirlerin boşa çıkarılması ve emeklerin zayi edilmesi olarak değerlendirilmiş ve tenkit edilmiştir.
Bunlardan biri 20 yaş altı gençlerin sokağa çıkma yasağı kararında çalışan ve kamu görevlilerinin düşünülmemesi, diğeri de 30 Büyükşehir ve Zonguldak da sokağa çıkma yasağı kararının 12 saat önce ilan edilmesi yerine yasağın başlamasına 2 saat kala ilan edilerek halkın panikleyip marketlere hücum etmesi ve uzun süredir uygulanan sosyal mesafe kuralının ortadan kalkması ve virüsün daha fazla insanımıza bulaşma ihtimalinin ortaya çıkarak verilen emeklerin heba edilmesidir.
Her ne kadar İçişleri Bakanı Süleyman SOYLU, “Ben hatamı kabul ediyorum, meydana gelen sıkıntıları ön göremedim.” diyerek hatasını kabul etse de bu yanlışların yapılmaması gerekirdi diye düşünüyorum. Zira vatandaşın gözünde devlet idarecisinin hata yapma lüksü yoktur. Duamız ve temennimiz odur ki devlet ile millet el ele vererek aldığımız tedbirlerle bu badireden bir an önce kurtulmaktır.
Selam ve dua ile...