'BUGÜN OLSA YİNE YÜRÜRÜM'

(ÖZEL) Haber Merkezi - Kayseri Baro Başkanı ve Başkan Adayı Avukat Cavit Dursun, iki dönemdir yürüttüğü baro başkanlığı döneminde temel anlayışının 'avukat için baro' olduğunu ve bundan sonraki süreçte de bu anlayışı sürdüreceklerini söyledi.

'BUGÜN OLSA YİNE YÜRÜRÜM'

İki dönemden bu yana Kayseri Barosunun başkanlık görevini yürüten ve Ekim ayında yapılacak olan Kayseri Barosu Genel Kurulu’nda 3’üncü kez başkan adayı olan Başkan Cavit Dursun, stajyerlik döneminden bu yana 27 yıllık meslek hayatı boyunca, baro faaliyetlerinin içinde bulunduğunu belirtti. Bu nedenle meslektaşlarının baro yönetimlerinden beklentilerinin farkında olduklarını kaydeden Dursun, iki dönemdir şiar edindikleri ‘avukat için baro anlayışı’nı bundan sonra da sürdüreceklerini ifade etti.

“BARO OLARAK YAYINEVİ GİBİ ÇALIŞTIK”

Son başkanlık döneminde de avukatların büyüğünden küçüğüne avukatların ihtiyaçlarını gözeten faaliyetlerde bulunduklarını dile getiren Dursun, “Adliyedeki bilgisayar odamızı, baro bekleme odasındaki ısıtma ve soğutma problemini, vestiyerimizi, otoparkımızı, baro içindeki hijyeni ön planda tutacak biçimde bazı düzenlemeleri, asansör ve katlardaki kat yerleşim planları ile mahkemelerin hangi yerlerde olduğunu gösterir tabelalardan, ilan panolarına kadar en büyüğünden en küçüğüne her şeyi planlayarak hayata geçirdik. Aynı anlayışla, ülkede gündemde olan yeni kanun ve düzenlemelerle ilgili genel konferans, meslek içi eğitim seminerlerimizi Türkiye’deki en iyi akademisyenlerle birlikte meslektaşlarımızın ihtiyaçları doğrultusunda yürüttük. Yine bu anlayışın doğal bir sonucu olarak; yeni yürürlüğe giren mevzuatlarla ilgili, meslektaşlarımız ve komisyonlarımızdan gelen istekler doğrultusunda 4 yıldan bu yana Baro olarak adeta bir yayınevi gibi çalıştık. Mesleğimizin hemen hemen her alanı ile ilgili onlarca büyük ve rehber niteliğinde yayınlar hazırlayarak bunları meslektaşlarımıza ücretsiz dağıttık. Dağıtmaya da devam ediyoruz. 1 Eylül Adlî Yıl Açılışından bu yana meslektaşlarımıza 6 farklı konuda yayın dağıttık” diye konuştu.

“BUGÜN OLSA YİNE ANKARA’YA YÜRÜRÜM”

Kamuoyunun kendisini Çoklu Baro’ya karşı Ankara’ya yaptığı yürüyüşten daha çok tanıdığı Dursun, pandemi dolayısıyla seçim gezilerine çıkamadıkları için yürüyüşün seçim dönemine herhangi bir katkısı olup olmadığını gözlemleyemediğini söyledi. Dursun, sözlerini şöyle sürdürdü: “Baromuzun bin 800 civarında üyesi var. Pandemi dolayısıyla üyelerimizi bürolarında ziyaret edemiyoruz. Zaten Kayseri Barosu muazzam iş yükü olan bir büro. Ben günümün ortalama 12 saatini Baro işlerine ayırıyorum. Bu iş yükü içerisinde o sayıda meslektaşımızı ziyaret etmek de çok uzun süre alacaktır. Dolayısıyla yürüyüşümüzün seçim dönemine herhangi bir etkisi olup olmadığını bilmiyorum. Lehe değerlendiren de aleyhe değerlendiren de vardır ama biz yapmamız gerekeni yaptık yargı erkinin savunma kurumu için yapmamız gereken bir şeydi bu karşı duruş, bugün de olsa yarın da olsa yine aynı duruşu gösterir, yine o yürüyüşü yaparız” dedi.

“YÜRÜYÜŞ SEMBOLİKTİ, SONRAKİ SÜRECE İSTEYEN MESLEKTAŞIMIZ DAHİL OLDU”

Dursun, kendisiyle ilgili olarak yapılan “Yürüyüşe tek başına gitti” eleştirilerine ise şöyle yanıt verdi: “Yürüyüşe gelmek isteyen herkese açıktı, isteyenler de geldi yürüdü, tek başımıza karar almadık. O karar Kayseri Barosunun kendi kararı değildir; bu Türkiye’deki 80 baronun ortaklaşa karar aldığı sembolik yürüyüştü. Baro başkanları olarak meslektaşlarımızın zarar görmemesi, farklı anlayışlara yol açmaması için böyle sembolik bir karar aldı. Ankara’nın girişinde yaşanan olayda, Meclis önündeki Kuğulu Park’taki olaylarda, Adalet Bakanlığı ve Alt Komisyonlardaki görüşmelerde isteyen meslektaşlarımız katılımda bulundu. Zaten bu hepimizin sorunu. Kimse kimseye gelmeyin diye bir şey söyleyemez. Ankara’da daha sonrasında ‘Büyük Savunma Mitingi’ düzenlenecekti. Bizler de Kayseri Barosu yönetimi olarak meslektaşlarımıza mesaj gönderdik. Son ana kadar isim yazdıranlar oldu. Baromuzdan 31 meslektaşımız isim yazdırdı, ancak Ankara Valiliği pandemiyi gerekçe göstererek, tüm yürüyüş ve gösterileri yasaklayınca miting de iptal oldu. Biz avukatız, bize kurallara uymak yakışır. Meslektaşlarımızın ayağına taş değmesini de istemeyiz. Miting iptal olunca biz de otobüs kaldırma olayını iptal ettik. Ancak isim yazdıran bazı mesleki duyarlılığı olan, o esnada hastası ya da işi gücü olmayan meslektaşlarımız Ankara’ya kendileri geldi, diğer etkinliklere katılım sağladı.”

“KOMİSYONLARIMIZ GÜZEL ÇALIŞIYOR”

Dursun, Kayseri Barosu komisyonlarının çalışmadığı yönündeki iddiaları da yanıtladı. Komisyonların kanunda yer almayan organlar olduğunu hatırlatan Dursun, buna rağmen 4 yıl boyunca komisyonların, Kayseri Barosu’nun adından söz ettirecek çalışmalar ortaya koyduğunu ifade etti. Dursun, “Bütün meslektaşlarımızı tebrik ediyorum. Komisyonlarımız olmadan 4 yıl boyunca bunca faaliyeti gerçekleştirip bunca ileri gitmemiz mümkün olmazdı. Komisyonlarımız güzel çalışıyor. Örneğin; içlerinde Kayseri Barosunun değerli üyeleri var, büyük bir kısmı akademik geçmişe sahip, büyük bir kısmı kendi alanlarında en iyi uygulamacıların olduğu 30 civarında kıymetli meslektaşımızım yer aldığı Staj Eğitim Komisyonumuz var. Çok harika çalışan Sosyal İşler Komisyonumuz var. Eğitim alışmalarımızı, dergilerimizi, sosyal faaliyetlerimizi hazırlıyorlar. Ki, iş yükümüzden dolayı biz yalnızca çalışmaları onaylayabiliyor, kendilerine müdahalede bulunmuyoruz. Yine, 724 nöbet sistemiyle çalışan Avukat Hakları Merkezimiz var. Kadın hakları, çocuk hakları komisyonlarımız var gerçekten çok güzel işler yaptılar bu süreçte. Komisyonlar zaten kanunda yer almayan organlar. Bizler göreve geldiğimiz gün meslektaşlarımıza mesaj gönderdik ve istedikleri komisyonda yer alabileceklerini ifade ettik. Komisyona girmek için de mutat bir zaman yok. Aynası iştir kişinin lafa bakılmaz. Bu konuyla ilgili baromuzun internet sitesine daha ayrıntılı olarak görmek isteyenler de benim ve Kayseri barosunun sosyal medya hesaplarından kronolojik olarak görebilir” diye konuştu.

Dursun, “Hukuk güzel şey. Mesleğimizin de ülkemizin de tüm insanlığın ihtiyacı olan şey hukuk. Bizim ortak değerlerimiz; adalet emanet ehliyet, kamu yararı, istişare etmek. Yönetimimiz boyunca bunları kendimiz rehber edindik. Bundan sonra da aynı doğrultuda çalışmalarımızı sürdüreceğiz” diyerek sözlerine son verdi.